Devlet Sen Ne Yapacaksın?!.

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Piyade Astsubay Çavuş Yusuf Ataş iki gün önce Irak’ın kuzeyinde şehit oldu.

Henüz 21 yaşındaydı.

Bu kadarcık yaşamında ne biriktirdi ise şu vasiyeti bıraktı:

“Benim vasiyetim. Hayattan en çok istediğim şey, bir tane kız çocuğum olsun istiyorum. Eğer ölürsem bir tane lösemili kız çocuğunun hayatı boyunca tüm masraflarını karşılayın.
Benim vasiyetim budur. Bir de bayramda gidin annemim babamın elini öpün.”

Bu vasiyete herkes ağladı, yürekler dağlandı.

O, 21 yaşında hem vatan için canını verdi, hem de lösemili çocuklarımızın yarasına böyle parmak bastı.

Millet seferber oldu. LÖSEV (Lösemili Çocuklar Vakfı)’na koştu.

Peki Yusuf yavrumuzun şehadetinden sadece 6 gün önce LÖSEV kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Üstün Ezer’in şu feryatlarını kaçımız duyduk?

Dr. Ezer dedi ki;

“Avrupa’nın ilk ülkemizin en donanımlı LÖSEV SAĞLIK KENTİ ile LÖSANTE ÇOCUK ve YETİŞKİN HASTANESİ’ne neden TAM RUHSAT ve kendi parası, maaşı İle istediği kadar uzman doktoru neden çalıştıramıyor ? Neden 6 senedir , sınırsız hasta tedavi etmesi ENGELLENİYOR? Elin İtalyan ortaklı Ankara Şehir hastanesine
binlerce yatak ve doktor verilirken, Lösemili çocuklarımızın ailesi LÖSEV’in TÜRK HALKININ TUĞLALARI ile yaptığı Hastaneye
6 SENEDİR TAM RUHSAT VE DOKTOR YOK !!! Neden çünkü YERLİ ve MİLLİ. Elbette bunları serveti 6 MİLYAR DOLARA ULAŞAN, özel hastanesinde dolarla hasta tedavi eden ÖZEL S BAKANI göremez.
Hatta, bu hasta onun hastanesinin kapısından içeri bile giremez. TEK ÇARE ÖLMEK diye düşünüyorken LÖSEV SOS-HİZ İMDADINA YETİŞİYOR ve BİR CAN DAHA KURTARIYOR.”

Yusuf’çuk görevini yaptı… Millet görevini yaptı… LÖSEV vasiyeti üstlendi…

Ey yetkililer, hiç olmazsa Yusuf’un hatırına sizin de kârlarınızdan azıcık fedakârlık yapıp, LÖSEV Hastanesi önüne koyduğunuz bariyerleri kaldırmanız gerekmiyor mu?