ONAN,“ÖĞRETMENLİK MESLEĞİ RENCİDE EDİLMİŞTİR”

ONAN,“ÖĞRETMENLİK MESLEĞİ RENCİDE EDİLMİŞTİR”

Çedes Projesi kapsamında okullarda, Çevreye duyarlı ve Değerlere bağlı bireylerin yetiştirilmesi maksatlı çalışmalar çerçevesinde dün yaygın basında yer alan haberlere göre bir anaokulunda imamlık görevini ifa eden bir vatandaşımız henüz oyun çağında olan çocuklarımıza ‘Yardımseverlik ve Merhamet' konulu bilgiler aktarmıştır.
Takip ettiğimiz kadarıyla, projenin bir tarafında MEB, diğer tarafında ise Diyanet İşleri Başkanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı mevcuttur.
Projenin amacının; Öğrencilerimizin millî, manevi, ahlaki, insani ve kültürel değerlerimizi benimseyen, koruyan, geliştiren ve kendi yaşantılarında inşa eden fertler olmalarına, çağın ve geleceğin becerileriyle donanmış, bu donanımı insanlık hayrına sarf edebilen, bilime sevdalı, kültüre meraklı ve duyarlı, aklıselim, kalbiselim ve zevkiselim sahibi, bedensel ve sosyal bakımdan dengeli bireyler olarak yetişmelerine katkı sağlamak olduğunu da ifade edelim.
Projenin amaçlarında yazılan sonuçlara ulaşılabilir ise, gelecekte kâinatın en mükemmel ülkesi olacağımız açıktır.
Ülkemizde Milli Eğitim faaliyetlerin yürütülmesi ile alakalı 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu çıkarılmıştır. Kanunun çıkarılma tarihi 1973 tür.
İlgili kanunun Birinci Maddesinde; Türk milli eğitiminin düzenlenmesinde esas olan amaç ve ilkeler, eğitim sisteminin genel yapısı, öğretmenlik mesleği, okul bina ve tesisleri, eğitim araç ve gereçleri ve Devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğu ile ilgili temel hükümlerinin bir sistem bütünlüğü içinde olduğu ifade edilmiştir.
1739 sayılı kanunun ikinci maddesinde yer alan genel amaçlarda ulaşılması düşünülen hedefler ile Cedes projesi hedefleri birkaç kelimenin dışında içerik olarak nerede ise tıpa tıp aynıdır.
Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın en mükemmel bir şekilde yetiştirilmesine ‘sadece Türk milletine düşmanlık besleyen zümrelerin dışında’ hiçbir kimsenin karşı çıkması da söz konusu olamaz.
Burada açılması ve üzerinde konuşulması gereken hususların olduğu kanaatindeyiz.
Milli Eğitim Temel Kanununda var olan genel amaçlara rağmen, neden Cedes projesine ihtiyaç duyulmuştur?
Eğitim ve öğretim faaliyetlerinde öğretmenler, öğrenciler ile birlikte asli unsurdur. Faaliyetler öğretim ortamında öğretmenler vasıtasıyla, öğrenciler ile birlikte yürütülür.
Cedes projesinde neden imamlara yer verilmiştir? Öğretmenler almış oldukları branş eğitimi ve sahip oldukları eğitim formasyonuna rağmen öğrencileri Milli Eğitim Temel Kanununda yer alan genel amaçlar ve Cedes projesinin amaçlarında yer alan hususlara göre yetiştirme konusunda yetersiz midir?
İmamlar bahsi geçen bilgiler konusunda çok mu yeterlidir? Öğretmenlerin varlıkları, mesleki birikimleri, sunmuş oldukları rehberlik hizmetleri, çalıştıkları okullara ve öğrencilerin geneline sunmuş oldukları harici maddi ve insani katkılar görmezden gelinemez.
Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerin asli görevini neden imamlar ile devam ettirmek istemiştir? İmamların eğitim çağındaki çocuklara bahsi geçen bilgileri aktarabilecek formasyon yeterliliği mevcut mudur?
Haberlere ve ortada var olan görsellere göre her hangi bir branş öğretmeni yardımseverlik ve merhamet konusunda her kademedeki öğrencilere bilgi aktaracak potansiyeli taşımaktan uzak mıdır?
Keza okullarda Din Kültürü ve ahlak Bilgisi öğretmeni olarak görev yapan İlahiyat Fakültesi mezunu öğretmenlerde mi var olan değerleri anlatmaktan ve öğretmekten uzaktır?
Son dönemde yaşanan gayri ahlaki ve hukuki davranışların her ortamda görüldüğü bir gerçektir. Milli Eğitim Bakanlığının Cedes uygulaması bir önceki cümlede bahsettiğimiz gibi okullarda değil, her türlü kültürel öğrenme ortamlarında,camilerde, Kuran Kurslarında, velhasıl her fırsatta ve platformda eğitim hayatı dışına çıkmış tüm yetişkinlere öncelikli olarak verilmelidir…Yetişkinlerin toplumda rol model olduğu ve küçüklerin büyükleri örnek aldığı da bir gerçektir…Genel durum itibarıyla toplumsal geleceğimiz açısından değerler ve davranış eğitimine cidden ihtiyaç vardır.