ÇORUM KADIN PLATFORMU, ÇOCUKLARIMIZ İÇİN, “ÇOCUK İSTİSMARINI AKLATMAYACAĞIZ”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Çorum Kadın Platformu çocuk istismarlarına karşı çocukların sesi olmaya devam ediyor.
Çorum Kadın Platformu bugün Kadeş Barış Meydanında bir araya gelerek, Çorum’da son günlerde artan çocuk istismarını hatırlattılar. Burada bir basın açıklaması yapan Kadın Platformu çocuk istismarlarını aklatmayacaklarını sonuna kadar üzerine gideceklerini belirterek açıklamalarında şu ifadelere yer verdiler.

“Bugün burada, Çorum’da son günlerde birbiri ardına açığa çıkan çocuk istismarı vakalarına karşı Çocuk İstismarına Asla Sessiz Kalmayacağımızı ve Çocuk İstismarını Aklatmayacağımızı duyurmak için toplandık.
Önceki ay, Kargı’da 9 yaşından beri müftülük çalışanları tarafından müftülük binası içinde, dışında sistematik olarak cinsel istismara maruz kalan K.T. adlı kardeşimizin istismara karşı mücadelesini duyurduk. K., bu kişiler tarafından yıllarca cinsel istismara maruz kalırken, yaşanan bu olayın aile, çevre ve yetkili kurumlar tarafından görmezden gelindiği, çocuğun cinsel istismara karşı korunmadığı ortaya çıktı. Bu olayı konuşurken Kargı’da hurdacılık yapan bir erkeğin yanına çırak olarak aldığı, 14-15 yaşlarında olan 6 erkek çocuğa cinsel istismarda bulunduğu, çocuklara yönelik baskı, şiddet ve tehdit ile cinsel istismarı yıllarca sürdürdüğü haberini öğrendik. Bu dosyadaki tanık ifadelerinden Kargı’da daha önce de erkek çocuklara yönelik istismar vakalarının olduğu ve istismarcıların tanındığı halde cezasız kaldığı, bu cezasızlığın istismarı arttırarak sistematik hale getirdiği açıkça görülmektedir. İlçe halkı da artık kimsenin susmaması gerektiğini, istismarın durdurulması ve faillerin cezalandırılması gerektiğini söylemektedir. Soruşturmayı genişletin ve failleri yargılayın, çocuk istismarını aklamayın.
En son, davasını takip ettiğimiz olay ise, İskilip ilçesinde bir market sahibinin 8 yaşındaki kız çocuğuna yönelik cinsel istismar olayıdır. Bu olayda çocuğun istismar eylemini açıkça ve istikrarlı bir şekilde anlatmasına rağmen istismar faili erkek sadece 18 gün tutuklu kalmış, ardından serbest bırakılmıştır. Dava süreci devam etmektedir.
Bizler, Kadın Meclisleri üyesi kadınlar olarak, yaşadığımız şehirlerde çocuk istismarlarına asla geçit vermeyeceğiz, çocukların maruz kaldığı istismar eylemlerinin görmezden gelinmesine, istismar olaylarının meşrulaştırılmasına asla izin vermeyeceğiz!
Çocukları -fail kim olursa olsun- şiddete, cinsel sömürü ve istismara karşı koruma ve o çocuklara destek sağlama görevi devletindir. Koronavirüs sürecinde yargı süreci, çocuklar için adaleti de en kısa sürede sağlamak ve çocukları korumak yönünde işlemelidir. İstismara uğrayan çocuk için alınacak tüm koruyucu ve destekleyici tedbirler kapsamında yönlendirildikleri tüm kurumlarda pandemi şartları gözetilerek gerekli sağlık önlemleri alınmalıdır. İnsan Hakları Sözleşmesi’nde, Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde, Çocuk Koruma Kanunu’nda, Ceza Yasası ve Medeni Kanun’da cinsel istismar suçunu önleyici hükümler vardır. Ama yeterli olmadığı yaşanan vakalarla görülmüştür ki, 2007 yılında Lanzarote Adası’nda aynı isimle bir sözleşme imzalanmıştır.
Eldeki veriler, her beş çocuktan birinin cinsel sömürü dâhil cinsel istismara maruz kaldığını göstermektedir. Çocukların hayatını örseleyen bu sorunu ortadan kaldırmak için Türkiye’nin üyesi olduğu Avrupa Konseyi’ndeki ülkeler bir araya gelerek “Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması için Avrupa Konseyi Sözleşmesi”ni kabul etmişlerdir. Sözleşme 2010 yılında ülkemiz tarafından da onaylanmıştır. Lanzarote Sözleşmesi, sözleşmeyi onaylayan her ülkenin cinsel şiddetin önlenmesi için çocuklara ve ailelerine bilgi sağlayarak onları güçlendirecek unsurları içeren bir kampanya yürütmesini öngörür. Lanzarote Sözleşmesi ve bağlantılı olduğu iki Avrupa Konseyi Sözleşmesi, çocuğa karşı şiddetin önlenmesi, çocukların güçlendirilmesi ve korunması ve faillerin cezalandırılması için gerekli bütün önlemleri içermektedir.
Çocuklar okulda, ibadethanelerde, kendi evlerinde, markette, kamusal alanlarda tacize, istismara maruz kalırken yetkili kurumlar çocukları istismara karşı koruma görevlerini yerine getirmek ve harekete geçmek için ne yapıyor neyi bekliyor diye soruyoruz! Örneğin MEB tarafından her çocuğa uygulanması gereken Risk tarama formu okullarda uygulanıyor mu? Uygulanıyorsa bu formda tespit edilmesi gereken riskli durumlara karşı nasıl bir önlem, tedbir alınıyor? Bir ilçede birden fazla çocuğun yıllarca cinsel istismara maruz kaldığı gerçeği ortadadır! Bu çocuklardan biri ile yasalarda olması gerektiği gibi ilgilenilse, koruyucu ve önleyici tedbirler uygulansa idi başka çocukların istismar edilmesinin önüne geçilebilirdi…
Erken uyarı için “Risk Tarama Formu” uygulanmalıdır
Çocuklara ilişkin riskleri önceden fark etme ve gerekli yönlendirmelerle önleme çalışmaları yapılmalıdır. Sınıf öğretmeni, rehberlik öğretmeni, okul yönetimi ve sağlık birimleri risk faktörlerini düzenli olarak ilgili kurumlara bildirme, ön değerlendirmesini ve takibini yapmaktan sorumludur
Korona pandemi sürecinde derslerin online düzene taşınması gibi Risk Tarama Formu online olarak yapılıp, çocuğun takibi bırakılmamalıdır. Bu dönemde üzerlerinde büyük sorumluluk olan sağlık çalışanlarına görev düşüyor. Online derslere katılmayan küçük yaştaki çocuklar için aile hekimlerinin ya da sağlık çalışanlarının bu formları online olarak doldurması sağlanabilir. Sadece sağlık çalışanları değil, tüm kamu çalışanları ve tüm bireyler risk faktörlerini bildirmekle yükümlüdür.
İstismarı bildirmek için 183 Sosyal Destek Hattı, Çocuk İzlem Merkezleri (ÇİM), Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl, İlçe Müdürlükleri, Cumhuriyet Savcılıkları, polis ve jandarma karakolları, üniversite hastanelerine bağlı çocuk koruma merkezlerine başvurulabilir. Pandemi sebep gösterilerek istismarcıyı ihbar etmek isteyenlerin önüne engeller çıkarılmamalıdır.
Bir tek çocuğun daha istismara uğramaması için, sağlık ve haklarının korunduğu bir dünya için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Hiçbir çocuk asla yalnız değil, biz varız! Çocuk istismarını durduracağız!”